YERLİ SİLAH SANAYİ FORUMU

Üye olmak için bugün ücretsiz bir hesap açın! Oturum açtıktan sonra, kendi konularınızı ve gönderilerinizi ekleyerek bu siteye katılabilecek, ayrıca kendi özel gelen kutunuz aracılığıyla diğer üyelerle bağlantı kurabileceksiniz!

Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projeleri

ADMİN

Administrator
Yönetici
Katılım
9 Kas 2023
Mesajlar
1,826
Tepkime puanı
41
Puanları
48

Roketsan 550 Kilometreye Çıkacak ŞİMŞEK İçin Çalışıyor​

Roketsan, sonda roketi çalışmalarını aşamaları bir şekilde sürdürüyor. 2017 ila 2020 yılları arasında birden fazla kez atmosferin sınırlarını aşan Roketsan, 2020 yılında 135 kilometre irtifaya ulaşmıştı. Yeni geliştirilen 100 kilogram ağırlığında faydalı yüke sahip SR-1 Sonda Roketi ile ise gelecek yıl ilk atışın yapılması ve 300 kilometre irtifaya çıkılması hedefleniyor. SR-1 Sonda Roketi’nin ardından ise Roketsan, ‘ŞİMŞEK Fırlatma Aracı’ için çalışmalarını sürdürecek. 400 kilogram ağırlığında faydalı yüke sahip olacak ŞİMŞEK-1 Fırlatma Aracı ile 2027 yılında 550 kilometre irtifaya çıkılması hedefleniyor. ŞİMŞEK-1’in ardından ise daha üstün yeteneklere sahip ŞİMŞEK-2 Fırlatma Aracı gelecek.
Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projeleri
Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projeleri

Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projesi nedir?​

Roketsan’ın Uydu Fırlatma Uzay Sistemleri ve İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi ile Patlayıcı Ham Madde Üretim Tesisinin açılışında, 2017 yılında ilk Türk sonda roketiyle 130 km irtifaya çıkılarak uzaya ilk adımın atıldığı açıklandı. ROKETSAN sonda roketi TP-0.2.3, 21-22 Aralık 2018 tarihlerinde 100 km+ irtifaya çıktı ve bunu kontrollü şekilde gerçekleştirdi. Uzaya Türkiye’den erişim konusunda katkıda bulunan ROKETSAN her fırlatmada uzay roketini geliştirerek farklı teknolojileri deniyor. ROKETSAN, ODTÜ İVMER yapımı milli radyasyon ölçeri sonda roketi ile fırlatarak uzayda test yaptı. Bu sayede radyasyon ölçer gibi bir teknoloji ülkemize kazandırıldı. Ekim 2020’de sonda roketi SR-0.1 100 km uzay sınırını aşarak 136 km irtifaya ulaştı. Bu irtifada manevra kabiliyeti ve ayrılma testleri yapıldı.

Türkiye’nin DeltaV Uzay Teknolojileri

kanalımıza abone olarak destek bekliyoruz.
DeltaV Uzay Teknolojileri firması 2016 yılında Savunma Sanayi Teknolojileri AŞ, (SSTEK) iştiraki olarak kuruldu. Hibrit roket motorları üzerinde faaliyet gösteren firma 2017 yılından itibaren Hibrit Uzay Roket Motoru Geliştirme Projesi (HURM) gibi farklı teknolojileri ülkemize kazandırmayı hedefliyor. Firma sadece hibrit roket motoru alanında faaliyet göstermeyip motor alt teknolojileri, sonda ve fırlatma sistemleri ile bu sistemler için test ve fırlatma alt yapıları da geliştirmektedir. Ayrıca Delta V firması yenilikçi bir yaklaşımla sıvı oksijen ve parafin yakıtlı hibrit motorunu geliştiriyor. Delta V’nin Teknopark İstanbul’da yakıt, yalıtım ve aviyonik labovatuvarı bulunmaktadır. Yine küçük ve orta ölçekli roket motorlarının statik ateşlemesi Teknopark İstanbul’da yapılmaktadır. Ar-Ge Merkez binası, kompozit malzeme atölyesi ve talaşlı imalat altyapısı Kurtköy’dedir. Büyük ölçekli roket motoru statik ateşlemelerini de Şile’de yapmaktadır.
Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projesi nedir?
Türkiye’nin Uzay uydu Taşıma Roketleri ve Hibrit Roket Motoru Projesi nedir? İlk fırlatmasını Ağustos 2018 Gösteri Sonda Roketi (GOSOR) ile yapan Delta V Aralık 2018’de ikinci GOSOR roketini fırlattı. 2019 yılında toplamda 11 adet Test Sonda Roketi (TESOR) fırlattı. 2021’da ise Sonda Roket Sistemi’ni (SORS) ateşledi. Aynı boyutlara sahip diğer sonda roketleri ve hibrit roket motorları incelenmesi sonucu SORS için 100-150 km irtifa öngörülürken yetkililer tarafından herhangi bir açıklama yapılmaması irtifa bilgisini belirsiz bıraktı. Yeni SORS sonda roketinin 2021 yılının yazında fırlatılması planlanıyor. Aynı zamanda “2023’te Aya İlk Temas” hedefi kapsamında aya gönderilecek uzay aracı yakın dünya yörüngesinden itibaren Delta V roketi ile aya taşınacak.

Türkiye’nin Katı ve Sıvı Yakıtlı Motorları​

Roket motorları, tepki motorlarıdır. Newton’un üçüncü yasası doğrultusunda itme kuvveti sağlarlar. Genellikle uzay roketlerinde katı, sıvı veya hibrit yakıtlı motorlar kullanılır. Motorlar temel olarak yanıcı (yakıt), yakıcı (oksitleyici) ve lüleden (nozül) meydana gelir. Katı yakıtlı motorların üretimi diğer motor tiplerinden daha basittir. Sıvı tankları, basınçlandırma sistemleri ve pompalar gibi parçalar kullanılmadan üretilir. Bu parçaların kullanılmaması maliyeti azaltır. Fakat tepkimeyi başlattıktan sonra durdurmak neredeyse imkansızdır. Ayrıca elde edilen itkinin kontrolü imkansıza yakındır çünkü katı halde depolanan yakıt ve oksitleyici tükenene kadar yanar. Bu duruma fitil için kullanılan barut örnek verilebilir. Katı yakıtlı motorların hem yakıtı hem de oksitleyicisi belli bir oranda katı olarak depolanır. Motorun ortasında yer alan ve motorun başından sonuna kadar uzanan silindir boşlukta yanma gerçekleşir. Tepkime sonucu oluşan sıcak gaz lülede hızlandırılır ve itki kuvveti elde edilir.
Katı ve Sıvı Yakıtlı Motorları
Katı ve Sıvı Yakıtlı Motorları Sıvı yakıtlı motorların hem yakıtı hem de oksitleyicisi sıvı olarak depolanır. Yakıt ve oksitleyici tanklarının ekstrem şartlara karşı dayanıklı olması gerekir. Genellikle tanklar çok düşük derecelerdeki sıvıyı muhafaza eder. Sıcaklığın yükselmesi tepkimenin verimini düşürebilir. Bu tip motorlar çok verimli olmalarına karşılık bir o kadar da karmaşıktır. Sıvı yakıtlı motorlar içerisinde birçok sistem barındırır. Bu sistemlerin fırlatma esnasında kendi aralarında sorunsuz bir şekilde çalışması gerekir. Bahsi geçen sistemler ise sıvı yakıt ve oksitleyici tankları, pompalar, enjektör, yanma odası ve lüledir. Sıvı yakıt ve sıvı oksitleyici pompalar sayesinde belli oranla yanma odasında karıştırılır. Yanma odasında belli oranlarda karıştırılan sıvılar yanarak sıcak gaz oluşturur. Bu gaz lüleden yüksek bir hızda geçerek itki kuvveti oluşturur.

Yerli Hibrit roket motorları

Hibrit roket motorlarının yakıtı katı ve oksitleyicisi sıvı olarak depolanır. Üretimi katı yakıtlı motorlara göre karmaşık olup sıvı yakıtlı motorlara göre basittir. Üretim maliyeti sıvı yakıtlı motorlara göre bir hayli düşüktür. Hibrit motorlar temel olarak 4 kısımdan meydana gelir. Roketin burnundan gövdesine doğru basınçlandırma tankı, sıvı oksitleyici, katı yakıt ve lüle olarak sıralanır. Sıvı oksitleyici, katı yakıtın içinde karışarak sıcak gaz oluşturur. Sıcak gaz lüle içinde yüksek hızlara ulaştırılır. Basınçlandırma tankı, zamanla azalan sıvı oksitleyicinin gaz haline geçmesini engeller ve oksitleyiciyi ittirerek daha iyi yanmasını sağlar. Hibrit roket motorları diğer tip roket motorlarına göre daha az yaygındır. Bu yüzden ticari fırlatmalarda belli bir know-how’ı (teknik bilgi birikimi) yok denilecek kadar azdır. Firmalar tamamen kendi teknolojilerini geliştirmektedir. Hibrit roket motorları uzay roketlerinde daha yeni yeni kullanılmaya başlanmıştır.
Türkiye'nin Ay projemiz mihenk taşıdır
"Türkiye'nin Ay projemiz mihenk taşıdır"

Uzaya 1 yıl erken ulaşıldı​

Halihazırda projeye ilişkin test çalışmaları başarıyla devam ediyor. Uzaya erişim için gerekli onlarca teknoloji geliştirme projesi, üniversiteler, paydaş milli firmalar ve enstitülerle birlikte yürütülüyor. Başarılı test sonuçlarının arkasında ROKETSAN'daki 1000'e yakın uzman ve teknisyenin 1 milyon saati aşan alın teri bulunuyor. 4 yılda uzaya erişme hedefine bir sene erken ulaşılırken 3 yıllık çalışma sonunda Türkiye tamamen kendi geliştirdiği teknolojilerle uzaya ilk adımını atmış oldu. ROKETSAN, 3 yılda 24 farklı teknolojiyi kendi mühendislik gücüyle yerli paydaşlarla geliştirdi. "Uzaya erişim konusunda bir gelişme içerisindeyiz" Uzay Ajansı kurulmadan önce uydu imalatı konusunda Türkiye'nin birçok şey yaptığını ve bazı kabiliyetler kazandığını anlatan Yıldırım, "Şimdi bazı uyduları büyük yerlilik oranıyla yapıyoruz ve biraz geri kaldığımız roket teknolojilerinde hızlanma sağladık. ROKETSAN'ın geliştirdiği roketler uzaya ulaştı ve sınır kabul edilen 100 kilometreyi geçerek 136 kilometreye kadar çıktı. Delta V firmasının geliştirdiği hibrit roket motorumuz da uzay sınırına kadar yükseldi. Dolayısıyla uzaya erişim konusunda bir gelişme içerisindeyiz." diye konuştu. "Türkiye'nin Ay projemiz mihenk taşıdır" Yıldırım, çok çalışıp dünyayla olan mesafenin kapatılması gerektiğini aktararak, şunları dile getirdi: "Bizim Ay misyonumuz, projemiz ve hedefimiz bu konuda çok önemli bir mihenk taşıdır. Çünkü burada roket teknolojisi ve uzay aracı imalatı gelişecek ve bunların kullanımı konusunda çok tecrübe kazanacağız. Bizim asıl Ay programımız 2029'da Ay'a yumuşak iniş yapabilmek ve sonrasında bilimsel gezen aracımızı Ay'ın yüzeyine indirmek, dolaştırmak, bilgi toplamak istiyoruz. Bunu ilk seferinde yapmak çok zor. Çünkü hiç yapmadığımız bir iş. O yüzden iki yıl içerisinde gerçekleştireceğiz dediğimiz bir ara misyonumuz var. Şu anda çalışmaları çok hızlı şekilde devam ediyor. Nihai tasarım en fazla 3 ay içerisinde tamamlanmış olacak ve uzay aracının imalatına geçeceğiz. Bu araç insansız ama kendi motorumuzu kullanarak Ay'a ulaşacak bir araç olacak. Dolayısıyla Türkiye bunu ilk defa başarmakla dünyada bunu yapabilen çok az sayıda ülke arasına girmiş olacak. Müthiş bir teknolojik sıçrama ve güzel şeyler oluyor diyebiliriz."
Roketsan-uzay-fuzesi Hibrit roket motorları
Roketsan-uzay-fuzesi Hibrit roket motorları "Ay'a ulaşacağız, Ay'ın yörüngesine girişi deneyeceğiz" İlk hedefin Ay'a ulaşmak ve gitmeyi öğrenmek olduğunu vurgulayan Yıldırım, bunun Türkiye'de hiç yapılmadığını, bilinmediğini ve yaparak öğrenileceğini kaydetti. Yıldırım, ilk adımın çok önemli olduğunu aktararak, "Geliştirdiğimiz hibrit roket motorumuzu uzayda ateşledikten sonra üç gün sürecek bir yolculuğa başlayacağız ve birçok veri toplayacağız. Yakın uydularımızla haberleşiyoruz, onların verilerini indiriyoruz, gönderiyoruz ama derin misyonu hiç yapılmadığı için bu da ilk defa olacak. Dünya'nın manyetik alanı dışına çıkılacak. Bu önemli bir şey. Bunların hepsi bizim çok tecrübe kazanacağımız sahalar ve sonunda Ay'a ulaşacağız, Ay'ın yörüngesine girişi deneyeceğiz. Bunda başarılı olursak yörüngede bir süre kalacağız." ifadelerini kullandı. "Türkiye uzayda olmak zorunda, olmazsa kaybeder" Türkiye'nin uzaydaki haklarını koruyabilmek için oralarda olması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: "Ay'a gidebilmenin bize katacağı teknolojik kazanımları çok önemli ve Türkiye'yi sıçratacak bir iş ama bunun dışında hukuki kazanımlarımız da olacak. Ay misyonumuzun Türkiye'nin uzay hukukunu geliştirmek, tahkim edebilmek ve haklarımızın kaybolmadan alınmasını sağlamak gibi bir yönü de var. Ay birçok bakımdan çok önemli merkez. Uzay çalışmalarının dışında enerji elde etmek, Dünya'daki bazı nadir toprak elementlerinin bulunacağı, sadece Ay'da değil birçok gök cisminden bunların temin edileceği günler geliyor. Ayrıca 3-5 yıl içerisinde uzayda üretim yapılmaya başlandığını göreceğiz. Türkiye buralarda olmak zorunda, olmazsa kaybeder. Onun için bugün bu adımları atmamız lazım. Bunlar lüks değil, ihtiyaç." Yıldırım, uzay sektörü ile savunma sanayinin birbirleriyle irtibatlı konular olduğunu belirtti.
 

Reklam

Çevrim içi üyeler

Şu anda çevrim içi üye yok.
Üst